11294,48%2,23
41,33% 0,21
48,56% -0,32
4902,38% 1,34
7989,27% 0,65
Çünkü bir dedektörün başarısı, sadece sinyal gücüyle değil, çevresel koşullar ve kullanılan teknolojilerle de yakından ilişkilidir. Peki dedektörlerin derinliği hangi faktörlere göre değişir?
VLF (Very Low Frequency): Daha çok yüzeydeki metalleri tespit eder, derinlik kapasitesi sınırlıdır.
PI (Pulse Induction): Derin aramalarda çok daha etkilidir ve mineralli zeminlerden daha az etkilenir.
Multifrekans Dedektörler: Hem yüzey hem de orta derinliklerde dengeli sonuçlar verir.
Yani kullanılan dedektör teknolojisi doğrudan derinliği belirler.
Büyük metaller: Daha derinden kolayca algılanır.
Küçük metaller: Yüzeye daha yakınken tespit edilebilir.
Altın gibi düşük iletkenliğe sahip metaller: Daha hassas cihazlar gerektirir.
Örneğin, küçük bir altın parçası 20-30 cm derinlikte bulunabilirken, büyük bir demir parçası 2-3 metre derinlikten tespit edilebilir.
Temiz zemin: Daha doğru ve derin sinyal alınır.
Mineralli zemin: Sinyali bozar ve derinlik kapasitesini düşürür.
Tuzlu toprak veya nemli zemin: Cihazın performansını olumsuz etkileyebilir.
Hassasiyet (Sensitivity): Yüksek ayarda daha derinden tespit yapılabilir, ancak hatalı sinyal ihtimali artar.
Toprak ayarı (Ground Balance): Doğru ayarlanmazsa cihaz mineralden etkilenir ve derinlik azalır.
Frekans seçimi: Yüksek frekans küçük metalleri, düşük frekans ise büyük metalleri daha derinden algılar.
Toprak yapısı: Kil, taşlı veya kayalık alanlarda performans düşebilir.
Hava koşulları: Aşırı nemli veya yağışlı hava, cihazın hassasiyetini etkileyebilir.
Bitki örtüsü ve yüzey yapısı: Aramayı zorlaştırarak derinlik algısını kısıtlayabilir.
Dedektör derinliği; kullanılan teknoloji, metalin büyüklüğü, zemin yapısı, cihaz ayarları ve çevresel koşullara bağlı olarak değişir. Tek bir cihazın her yerde aynı derinliği göstermesi mümkün değildir. Bu yüzden en iyi performansı almak için cihazın doğru ayarlanması ve uygun zeminlerde kullanılması gerekir.