Selçuklu eserleri, Osmanlı mirası ve Cumhuriyet dönemindeki önemli rolüyle bilinen şehir, halk arasında çeşitli define söylentileri ile de anılmaktadır.
Hititler ve Frigler: Sivas ve çevresinde Hitit ve Frig izlerine rastlanır. Bu uygarlıklar bölgeye ilk medeniyet izlerini bırakmıştır.
Roma ve Bizans: Roma döneminde "Sebasteia" adıyla bilinen şehir, Bizans döneminde dini ve askeri bir merkez olmuştur.
Selçuklu: 12. ve 13. yüzyıllarda Anadolu Selçuklu Devleti'nin en önemli şehirlerinden biri hâline gelmiştir. Çifte Minareli Medrese, Buruciye Medresesi ve Gök Medrese bu dönemin mirasıdır.
Osmanlı: Osmanlı döneminde Sivas, hem idari hem de ticari bir merkez olarak öne çıkmıştır.
Cumhuriyet Dönemi: 1919 yılında Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde toplanan Sivas Kongresi, milli mücadelenin dönüm noktalarından biri olmuştur.
Sivas Kalesi ve çevresindeki yer altı tünelleri, halk arasında define söylentilerinin en çok dile getirildiği yerlerdir. Efsanelere göre kuşatma dönemlerinde hazineler bu tünellere saklanmıştır.
Selçuklu döneminden kalan medreseler ve Osmanlı hanları, halk arasında gömü söylentilerinin konusu olmuştur. Özellikle gizli odalarda değerli eşyaların saklandığına inanılır.
Sivas çevresinde yer alan höyükler ve eski köyler, halk arasında define söylentilerinin başka bir kaynağıdır. Bu bölgelerde eski dönemlere ait gömülerin bulunduğu rivayet edilir.
UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Divriği Ulu Camii, halk arasında kutsal kabul edilmekle birlikte bazı efsanelerde define söylentileriyle de anılmıştır.
Sivas, Sebasteia'dan Selçuklu'ya, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e uzanan tarihiyle Anadolu'nun en önemli şehirlerinden biridir. Bu köklü geçmiş, halk arasında define söylentilerini doğurmuştur. Ancak Sivas'ın gerçek hazinesi, onun medreseleri, camileri, tarihi yapıları ve Cumhuriyet tarihindeki rolüdür.