Bu işaretlerin "gömülerin şifresi" olduğuna dair pek çok kitap, söylence ve hikâye dolaşsa da, işin gerçeği çoğu zaman bambaşkadır. Peki define işaretleri gerçekten doğru çözülebilir mi?
Tarih boyunca insanlar kayalara veya taşlara çeşitli semboller bırakmıştır. Bunlar:
Dini semboller (haç, güneş, ay figürü)
Mezar işaretleri (kaya mezarları, tümülüsler)
Sınır taşları ve yol göstergeleri
Kabile veya aile damgaları
Bu işaretlerin büyük kısmı arkeolojik anlam taşır, define ile ilgisi olmayabilir.
Defineciler arasında işaretlerin farklı anlamlar taşıdığına inanılır. Örneğin:
Haç = mezar ya da kilise gömüsü
Ok = yön gösterir
Yılan = tehlike veya koruyucu
El figürü = kutsal alan
Fakat bu yorumların çoğu efsanelere dayalıdır. Her haç gömü, her yılan işareti hazine anlamına gelmez.
Arkeologlara göre işaretlerin "define haritası" gibi çözülmesi doğru değildir. Çünkü:
Çoğu işaret dini ya da kültürel semboldür.
Yön veya sınır belirlemek için yapılmıştır.
Definecilerin "işaret çözümleri" genellikle tahmin ve rivayetlere dayanır.
Yani işaretlerin gömüyle doğrudan bir bağı olması nadirdir.
Yanlış yorumlanan işaretler, kaçak kazıları artırır. Bu durum hem tarihî eserlere zarar verir hem de kazı yapanların güvenliğini tehlikeye atar. Ayrıca yasal açıdan da ağır cezalar doğurur.
"Define işaretleri çözümleri" başlığıyla anlatılanların büyük kısmı efsane ve rivayetlerden ibarettir. Gerçekte bu işaretler, dönemin dini, kültürel ve toplumsal yaşamını yansıtan arkeolojik bulgulardır. Bu nedenle onları gömü şifresi olarak görmek yerine, arkeolojik miras olarak değerlendirmek en doğru yaklaşımdır.